CGTN Muhabiri Berna Yang, Helan Dağı'nın doğu eteklerinde, Minning Kasabası'nın hikayesinin bitmeyen bir destan gibi akıp gittiğini belirtti. Çorak "kuru kum"dan müreffeh "altın kum"a uzanan her adımın, azim ve mücadelenin izlerini taşıdığını vurgulayan Berna Yang, "'Dağ-Deniz Aşkı' adlı popüler dizi bu toprakları ülke genelinde tanıtırken, bugünün Minning'i gerçek hayattaki o 'dağ-deniz aşkını' daha da canlı bir şekilde yazmaya devam ediyor. Minning Yeni Yüz Sergi Merkezi'ne adım attığınızda, zamanın burada donduğunu hissedersiniz. Sararmış fotoğraflar, 1990'lardaki göçmenlerin ilk dönem zorluklarını gözler önüne seriyor; o zamanlar burası "rüzgarla kum taneleri uçuşan, on mil boyunca kimsenin yaşamadığı" bir çöldü. Şimdiyse vitrinlerdeki eski tarım aletlerinin yanında, modern üzüm yetiştirme makineleri ve güneş enerjili tarım modelleri sergileniyor." dedi.
Bu sessiz serginin, köklü değişimin hikayesini fısıldadığına değinen Berna Yang, "Bir rehber, karşılaştırmalı bir haritayı işaret ederek 'Eskiden insanlar su kanalları kazmak için kürek kullanırdı, şimdiyse bir telefon uygulamasıyla damla sulama sistemi kontrol edilebiliyor' diye anlatıyor. Teknoloji ile geleneğin bu buluşması, toprağa yeni bir hayat veriyor." ifadelerini kullandı.
Çok uzak olmayan Minning Hemei E-Ticaret Yoksullukla Mücadele Atölyesi'nde klavye tıkırtıları ve canlı yayın satış seslerinin, yeni bir refah melodisi oluşturduğunu belirten Berna Yang, şöyle devam etti:
"Eskiden evlerinden çıkmayan 40'ı aşkın göçmen kadın, şimdi bilgisayar başında maharetle goji berry ve şarap paketliyor, hatta kameraya karşı akıcı Mandarin ile ürün tanıtıyor. 'Daha önce fareyi bile kullanamazdım, şimdi günde 200 sipariş gönderiyorum!' diye gülümsüyor bir çalışan. Tamamı kadınlardan oluşan bu ekibin 'Minning'li Becerikli Gelinler' markası, sadece aylık 5 bin yuana yakın gelir sağlamakla kalmıyor, aynı zamanda Ningxia'ya özgü ürünleri ülke geneline ulaştırarak yıllık 10 milyon yuanı aşan satışlara imza atıyor. Endüstriyel canlanmanın tohumları bu topraklarda çoktan filizlendi. Eskiden küçük bir "mantar atölyesi" olan yer, artık yıllık 4 milyon yuan değerinde üretim yapan akıllı bir tesise dönüştü. Güneş enerjili tarım parkındaki 280 serada 'üçlü gelir' modeli uygulanıyor: üst katta enerji üretimi, alt katta sebze yetiştirme. Çiftçiler 'üç altın' kazanıyor; arazi kirası, güneş enerjisi payı ve işçi ücreti. En romantik endüstri ise şüphesiz şarap üzümü yetiştiriciliği. Helan Dağı eteklerine yayılan 53 bin hektarlık bağlardan, 13 şarap evinde üretilen şaraplar sadece uluslararası sahnelerde yer almakla kalmıyor, aynı zamanda 'Dağ-Deniz Aşkı' karakteri Liu Li'nin gerçek hayattaki temsilcileri gibi göçmenlerin yıllık gelirini de 20 bin yuandan 100 bin yuanın üzerine çıkarıyor."
Berna Yang, Minning'in büyüsünün, "yeşil dağları ve berrak suları" gerçek birer "altın ve gümüşe" dönüştürmesinde yattığına dikkat çekerken şunları kaydetti:
"Bir zamanların kum tepeleri, şimdi ağaçlarla çevrili ekolojik koridorlar haline geldi. Çorak arazide kurulan 'Dağ-Deniz Aşkı' kültür turizmi parkı, ziyaretçileri sebze ve meyveleri toplamaya, şarap tatmaya ve geleneksel el sanatlarını deneyimlemeye çekiyor. Bir ziyaretçi anı defterine şöyle yazmış; 'Burası bir turistik yerden çok, sıcak bir 'eve dönüş hikayesi' gibi.' Yoksulluktan kurtulmak için yer değiştirmeden kırsal kalkınmaya uzanan Minning hikayesi henüz sona ermedi. Yerel bir yetkilinin dediği gib; 'Amacımız başkalarının yolunu taklit etmek değil, her bir kum tanesine ve her bir üzüme kendi hikayesini anlatma fırsatı vermek.' Helan Dağı'nın rüzgarı bu 'altın kumsalları' tekrar okşadığında, taşıdığı şey sadece dalları büken meyveler değil, aynı zamanda sayısız insanın mutlulukla ilgili yeni umutları oluyor."
Hibya Haber Ajansı
© Copyright 2025 İstihdam Haber Tüm Hakları Saklıdır.
Web sitemiz Hibya Haber Ajansı Abonesidir.